"Öteki"nin Gözüyle İstanbul, Erivan, Gelecek

Türkiye'den ve Ermenistan'dan beşer fotoğrafçının "öteki"nin kentini anla(t)maya çalıştığı fotoğraflardan oluşan "Merhabarev" sergisi Erivan'da açılıyor. Sergi aralıkta İstanbul'da, sonra Avrupa'da olacak. Fotoğrafçılar "geleceğe bakmaya çalıştık" diyor.

BİA (Erivan) - Türkiye'den ve Ermenistan'da toplam on fotoğrafçının, İstanbul'a, Erivan'a ve geleceğe baktığı fotoğraflardan oluşan sergi, "Merhabarev", 22 Ekim'de Erivan'da açılıyor. Sergi aralık ayında İstanbul'da olacak. . . . .

Narphotos fotoğraf grubundan beş Türkiyeli fotoğrafçı Özcan Yurdalan, Serra Akcan, Mehmet Kaçmaz, Kerem Uzel, Tolga Sezgin ve Ermenistan'dan Patker Photo grubundan beş fotoğrafçı Ruben Mangasaryan, Karen Mirzoyan, Anahit Hayrapetyan, Nelli Şişmanyan, German Avagyan çektikleri toplam 18 bin karenin 130'unu, adı Türkçe'de ve Ermenice'de selam anlamına gelen sözcüklerin bileşiminden oluşan (Merhaba - Barev) bu sergide topladı.

"Öteki"nin gözüyle iki şehir
Fotoğrafçılar yaşadıkları kentleri birbirlerinin gözlerine emanet ettiler. Türkiyeli fotoğrafçılar, bu yıl 3-11 Mayıs'ta Erivan'ı fotoğrafladı. Ermenistan'dan gelen fotoğrafçılar da 26 Haziran-3 Temmuz arasında Erivan'ı.

Her iki grup kültürel ve coğrafi olarak çok yakın oldukları halde, bir o kadar da yabancı oldukları iki kentte bulundukları günler içinde, insanları olabildiğince tanımaya ve anlamaya çalıştı.

Yüzeysel görüntünün ötesini görmeye, toplumsal yaşamın farklı noktalarını göstermeye çalışan fotoğrafçılar; iki kentin ortak mekanları, mimari, alışveriş, din, spor, eğlence, eğitim, törenler gibi birçok başlıkta fotoğraf üretti.

Geleceğe bakmak
Fotoğrafçılar, bu sergide, günlük yaşamı fotoğraflarken geleceğe bakmaya çalıştıklarına, geleceğin önemine dikkat çekmek istediklerini de söylüyor.

Önyargılar ve diyalog eksikliği nedeniyle giderek büyüyen problemlerin, ilişkilerin normalleşmesiyle daha kolay çözüm yoluna gireceğini düşündüklerini söylüyor, çektikleri fotoğraflar aracılığıyla iki kentten, Erivan ve İstanbul'dan gözlemlerini yansıtıyorlar.

Sergi, Erivan'da 29 Ekim'e kadar açık kalacak. Aralık ayında İstanbul'da açıldıktan sonra da, Fransa, İtalya, Almanya, Hollanda başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde turneye çıkacak. (TK)

BİA Haber Merkezi
17/10/2006

---

İstanbul-Erivan fotoğraf köprüsü

SEVGİ ÇALI

Fransa, sözde Ermeni soykırımının reddini suç sayan yasayı kabul etti. Artık iki ülke arasındaki ilişkiler eskisi gibi olmayacak. Fransa, Ermeni soykırımını kabul etmiyorum’ diyenleri hapse atmaya hazırlanırken, Türk ve Ermeni on belgesel fotoğrafçısı açacakları fotoğraf sergisi ile iki ülke arasında barış köprüleri kuracak.

Fotoğrafçıların ortak çalışmalarıyla gerçekleştirilen, İstanbul ve Erivan’daki günlük hayatı yansıtan “MERHABAREV/Erivan-İstanbul” adlı fotoğraf sergisi 22-29 Ekim tarihleri arasında Erivan’da açılacak. Başkent Erivan’ın en hareketli kültür merkezlerinden biri olan Moskova Sineması’nda gerçekleştirilecek serginin ismi Türkçe ve Ermenicede ‘selam’ anlamı taşıyan kelimelerin (Merhaba-Barev) birleşiminden meydana geliyor. Fotoğraf çekimleri için İstanbul’a gelen ve İstanbul’dan çok etkilendiğini dile getiren Ermeni fotoğrafçı Ruben Mangasaryan, fotoğraf sergisiyle birbirlerini yeterince tanımayan iki ülke arasında köprü kurmaya çalıştıklarını söylüyor. Mangasaryan’a göre tarih boyunca aralarında çeşitli problemler olan Türkler ve Ermeniler soykırım hakkında çok şey konuşmalarına rağmen birbirlerini pek tanımıyorlar. Ermenilerin, diaspora hakkında bildikleri kadar İstanbul’u ve Müslüman kültürünü bilmediklerini ifade eden Mangasaryan, çektikleri fotoğraflarla bu eksikliği bir nebze de olsun gidereceklerini belirtiyor. Projenin iki ülke arasındaki ilişkileri iyileştirip güçlendireceğine inanan Ermeni fotoğrafçı, “Pozitif ilişkimizi çektiğimiz fotoğraflarla diğer ülkelere de duyuracağız.” diyor.


İstanbul’da sokakları, camileri, binaları, işçileri ve gece kulüplerinde farklı kareleri çektiklerini söyleyen Mangasaryan, camilerde ve adalarda çektikleri fotoğrafları ise daha çok sevdiğinin altını çiziyor. Eyüp ve Yeni Cami’de bulunduğunu belirten Ermeni fotoğrafçı, gittiği bir cuma namazı izlenimlerini şöyle aktarıyor: “Cami çok güzeldi. İnsanların Allah’la nasıl iletişim kurduklarına şahit oldum.” Adalarda faytona da bindiğini ve bundan çok hoşlandığını söyleyen sanatçı, bir dahaki adalar gezisinde kamerasını da yanına alacağını ve onunla da çekim yapacağını gülerek anlatıyor.

‘Sadece fotoğraflar konuşacak’


Mangasaryan, İstanbul’u ‘Tarihi, doğu ve batı kültürü arasında olması ve nüfusu açısından çok önemli bir şehir’ olarak nitelendiriyor. Burada fotoğraf çekerken hiçbir sıkıntı yaşamamış, “Erivan’da Türklere yardım edildiği gibi burada da bana çok yardımcı olundu. Kullandığımız makineler çok pahalı ve ağır. Bir ülkeye giderken kameramı götürüp götüremeyeceğimi düşünürüm, İstanbul’daysa her yere gidebiliyorum, insanlar çok yardımsever. Moskova’dayken aynı konukseverliği görememiştim.” diyor.


“Ermenistan’a döndüğünüzde, size İstanbul’u sorduklarında neler söyleyeceksiniz?” sorusuna Mangasaryan, “Sadece fotoğraflarımı göstereceğim. Onlar konuşacak. Bence bu son derece ilginç bir durum. İki taraf da birbirini tanıyacak. Biz iki şehri karşılaştırmayı değil, tanıtmayı amaçladık. Burası Erivan, burası da İstanbul’dur diye göstermek istedik.” şeklinde yanıtlıyor. Bu proje üzerinde bir yıl düşünülmüş. Özcan Yurdalan’ın nisan ayında projeden bahsettiğini aktaran sanatçı; “Hazırlanmak için çok kısa bir süreydi ama bence biz oldukça başarılı olduk.” diyor.

MERHABAREV çalışmasında iki ülkeden 10 fotoğrafçı toplam 18 bin kare fotoğraf çekilmiş. Bu fotoğraflardan seçilen 130 adet siyah beyaz çalışmanın yer aldığı sergi Avrupa ve Asya’nın çeşitli kentlerinde de gösterilecek. 22-29 Ekim tarihleri arasında Erivan’da açık kalacak sergide, Türkiye’den Serra Akcan, Kerem Uzel, Mehmet Kaçmaz, Tolga Sezgin ve Özcan Yurdalan’ın Erivan fotoğrafları; Ermenistan’dan ise Karen Mirzoyan, German Avagyan, Ruben Mangasaryan, Nelli Şişmanyan ve Anahit Hayrapetyan’ın İstanbul fotoğrafları yer alıyor.