Bercuhi Düğen : Eyüpsultan’a Gittim Kendime Geldim

Komşularıyla beraber birçok kez cami ziyaretleri yaptığını belirten Bercuhi Düğen, “Orası da bana göre Allah’ın bir evi. Giderim kendi duamı ederim. Onlar da aynı şekilde benim kiliseme gelirler” dedi. .

SAMATYA doğumlu, 47 yaşındaki Bercuhi Düğen eşi Bedros Bey’le evlendiklerinden beri İstanbul Yeşilköy’de oturuyorlar. Oto Sanayii’nde usta olan eşinin 85 dükkan içinde tek Ermeni kökenli kişi olduğunu ve herkes tarafından çok sevildiğini belirten Düğen, günlük yaşamını apartmanındaki Müslüman komşu ve arkadaşlarıyla birarada geçiriyor. Gururla ve üstüne basa basa “Ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım” diyerek başladığı konuşmasını da “Hepimiz biriz” diyerek noktalıyor. İşte Bercuhi Düğen’in açık yüreklilikle ve samimiyetle sorularımıza verdiği cevaplar:

Buranın kültürüyle büyüdük

Türkiye’de yaşayan bir Ermeni kökenli vatandaşımız olarak burada yaşamaktan mutlu musunuz?

Kesinlikle çok mutluyum burada yaşamaktan. Ermeni azınlık dedikleri vatandaşlardan olmamıza rağmen Türkiye’de yaşayan ben ve benim gibi birçok Ermeni, Türkiye’de doğmuş büyümüşüzdür. Diğer insanlardan farkımız yok, biz de buranın kültürüyle büyüdük. Fakat bazı yobaz kesimler bizim ezik büyümemize neden oldu. Yıllarca bu ezikliği yaşadık. Ama bu rahatsızlığımız sadece yobaz kesimdendi.

Komşuluk ilişkileriniz nasıl?

Bugüne kadar arkadaşlarım, komşularım arasında Ermeni olmam asla bir sorun teşkil etmedi. Bizim komşuluk ve arkadaşlık ilişkilerimize hiçbir zaman din olayları araya girmedi. Ne Samatya’da ne de Yeşilköy’de komşu ve arkadaşlarımla aramda bir problem olmadı. Biz burada doğduk, büyüdük. Yeter ki kimse bize dokunmasın. Yobaz kesimin de farkındayız. Kendimizi onlardan soyutladık. Kimin ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Bizim oturduğumuz yerler bellidir. Bu muhitte beni ayıran, dışlayan kimse yok. Çok rahat ve huzurlu bir şekilde yaşamıma devam ediyorum. Benim eşim Bedros Düğen oto sanayide 85 tane dükkanın içindeki tek Ermeni.

Aynı şartlarda yaşıyoruz

Eşiniz bu anlamda problem yaşadı mı?

Hayır. Yıllardır oto sanayi sitesinde herkes saygı gösterir. Bedros Usta diye hitap ederler. “Bu işi bilse bilse Bedros Usta bilir” derler. Kocaman sitede tek Ermeni olmasına rağmen herkes tarafından çok sevilir.

Bize aktarabileceğiniz Müslüman Türk dostunuzla ilgili bir anınız var mı?

Olmaz mı? Benim etrafımın çoğu Müslüman. O kadar çok anım var ki... Akrabalarımın Ermeni olmasının yanı sıra hep bir kapı komşum Müslüman oldu. Şöyle bir şey söylemek istiyorum: Ben bu apartmanda oturan tek Ermeni’yim. Mesela ben üst komşumla beraber Sultanahmet’e giderim. Komşum da Aya Yorgi Ayazması’nın ayın biri gününde benimle beraber sabahın erken saatinde kalkar gelir. Hiç unutmuyorum bir keresinde çok hastalanmıştım. Başım yastıktan kalkmıyordu. Üst komşum beni Eyüpsultan’a çağırdı. Ben de daha önce hiç gitmemiştim. Kalktım, gittim. Orada caminin bahçesinde yüzüm yıkadım ve kendi duamı ettim. Eve geldiğimde üstümden sanki bir dağ kalkmış gibiydi. Orası bana göre de Allah’ın bir evi.

Eşimle mevlüde de gittik

Saygı çok önemli değil mi?

Kesinlikle. Bizim ölümüz olduğunda kiliseye gelenlerin çoğu; benim müslüman komşularımdı. El sanatları kursundaki arkadaşlarım, komşularım ve eşimin iş arkadaşları bizi hiç yalnız bırakmadılar. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi? Gelmesi gereken bazı arkadaşlarım vardı ama gelmediler. Kiliseye girmekten çekinmiş olabilirler ama ben onlara da saygı duyuyorum. Ben 15 gün yemek yapmadım. Arkadaşlarım ve komşularım bana ölü yemeği de yapıp getirdiler. Kilisede helvayı okuturken de geldiler. Ama ben de onların yakınlarının cenazelerine katıldım. Unkapanı’nda cenaze töreni vardı. Eşimle camiye de gittik. Evde okuttukları mevlütlerine de gittik. Biz farklı dinlere mensup insanlar olarak Türkiye Cumhuriyeti topraklarında beraber yaşamaktan çok büyük bir zevk alıyoruz. Daha güzel bir mutluluk tablosu olabilir mi? Bugüne kadar hiç problem yaşamadım.

Ermeni vatandaşlarımızın unutulmaz dostluk Anılarınızı yazın, yayınlayalım

Aslı GÜNDÜZ
Tercüman
6 Feb 2007

Hiç yorum yok: